|
|
|
SALON
BİTKİLERİNİ SATIN ALDIKTAN SONRA ALTIN KURALLAR
|
|
İç mekan bitkilerinin yetiştirilmesinde etkili faktörler
İç mekan bitkilerinin yetiştirilmesinde etkili olan dört faktör bulunmaktadır. Aşağıdaki satırlarda bu faktörler ile ilgili bilgiler bulabilirsiniz. |
SAKSI DEĞİŞTİRME
Süs bitkilerinin bulunduğu saksı ve kaplarda bulunan topraklarda bir süre sonra var olan besin maddeleri sürekli kullanım sonucu azalır. Bazen de bitkilerin büyüyüp gelişmesiyle saksıları yetersiz duruma gelir. Saksı değiştirmede önemli etmen eski saksının yerine bir boy büyüğünü kullanmaktır. Çok büyük saksı kullanılması gereksiz olduğu gibi bitki köklerinin bütün toprağı kaplaması uzun zaman almaktadır. Saksı değişimi sırasında bitkilere toplu bir görünüş kazandırıp, kök budaması ve sürgün ayrımı da yapılabilir. Kök budaması, köklerin çok geliştiği dönemlerde yapılmalıdır. Saksı değiştirme işlemine başlarken saksısı değişecek bitki toprağı hafifçe nemlendirilmelidir. Böylece köklerin saksı kenarından ayrılması kolaylaşacaktır. Bu arada bitkinin gerekli şekilde kök budaması ve sürgün ayrımı yapılabilir. Yeni kullanılacak saksının mevcut akıtma deliği üzerine küçük bir saksı kırığı koymakta fayda vardır. Akıtma deliği olmayan kaplarda sulama sonucu kökler çürüyebilir, bu yüzden mutlaka akıtma deliği olmalıdır. Bitki saksı değiştirildikten sonra tamamen toprakla doldurulmamalı, 1-1,5 cm sulama boşluğu bırakılmalıdır. Dikim işlemi yapıldıktan sonra toprak tümüyle nemli duruma getirilene kadar sulanmalıdır. Sonraki günlerde az su verilmeli ama sık sık su püskürtülmelidir. Saksı değiştirme işleminden sonra bitkiler ışığı seven nitelikte olsalar bile direkt güneş ışığı altında bırakılmamalı gölge yerde tutulmalıdır.
|
a)
SICAKLIK
Sıcaklık bitkilerin büyüme ve gelişmelerini etkileyen önemli bir faktördür. Sıcaklığın etkisiyle farklı bitkiler farklı şekillerde etkilenmekte ve gelişme farklılıkları göstermektedir. Her bitkinin sıcaklık ihtiyacı farklıdır. Bu bitkilerin pek çoğu 0 derecenin üstündeki sıcaklıklarda yetişmektedir. Soğuk ortamda kaldıklarında ölebilirler. Tropikal bölge bitkileri 10 derecenin altındaki sıcaklıklarda bile zarar görebilir. Yüksek sıcaklık seven bitkilerin uzun ömürlü olabilmesi için hava nemi ve su miktarı iyi ayarlanmalıdır. Ama bu bitkilerde 40 dereceyi aşan sıcaklıklarda ölebilirler. Pek çok bitki soba ve radyatör gibi ısıtıcıların çok yakınında direkt sıcaklık ortamında yaşamazlar. Ancak çok azı bu gibi ortamlara uygundur. Kış aylarında sıcaklık 0 derece ve daha altına düştüğünde pencere kenarına yakın yerlerde sıcaklık düşecek ve bitkiler zarar görebilecektir. Bu gibi durumlarda bitkileri korumak için ek ısıtma sistemleri kullanılabilir yada bitkiler daha sıcak başka bir yere yerleştirilmelidir. |
|
b) ORANTILI NEM VE SU | GÜBRELEME |
İç
mekan bitkilerinin yaşayabilmeleri büyüyüp gelişebilmeleri için yaşadıkları
ortamdaki nem oranı ve verilen su arasında bir denge vardır ve bu denge
korunmalıdır. Bitkiler kökleri ile suda erimiş besinleri alıp işleyerek
toprak üstündeki dal, çiçek ve meyvelere taşırlar. Bitkilerin
terleme hızını güneş ışığı, sıcaklık, rüzgar, havadaki nem
miktarı, hava basıncı ve topraktaki su miktarı etkiler. Kış aylarında
sıcaklık ve ışık şiddeti daha düşüktür, bu yüzden bitkilerin
terleme hızları da düşer ve daha az suya ihtiyaç duyarlar genel
olarak yaz yada kış mevsiminde sıcaklığın az olduğu yerlerdeki
bitkiler az suya, sıcaklığın fazla olduğu yerlerdeki bitkiler daha
fazla suya ihtiyaç duyarlar.
|
İç mekan
bitkilerinin yaşayıp gelişebilmeleri ve sağlıklı büyüyebilmeleri için
belli dönemlerde gübreleme yapılmalıdır. Mevcut topraklarının içindeki
besinler zamanla azalıp bitmektedir. Bazı elementler vardır ki bunların
yokluğunda bitkiler gelişme göstermez. Bir elementin eksikliğini de başka
bir element dolduramaz. Bitkiler karbon ve oksijenin büyük kısmını doğrudan
havadan sağlar, hidrojen de sudan sağlandığı için bunların eksikliğini
söz konusu değildir. "Temel bitki besin maddeleri" olarak
bilinen N, P ve K bitkiler tarafından yoğun kullanıldığından,
toprakta noksanlığı söz konusu olan besin maddeleridir. Dünyada ve ülkemizde
üretilen ticaret gübreleri genel olarak üç bitki besin maddesini içermektedir,
ticaret gübreleri ; |
c) IŞIK | SULAMA VE PÜSKÜRTME |
İç
mekanlarda yetiştirilen bitkilerin doğadaki gibi özümleme
yapabilmeleri ve yaşayıp gelişebilmeleri için ışık önemli bir
etmendir. Bu bitkiler çeşitlerine göre tropik kökenli oldukları için
az ışığın bulunduğu ortamlara uyum sağlayabilir. Fakat çoğu iyi
ışık sağlanabilen ortamlarda daha iyi yaşayıp gelişebilmektedir. Açık
havadaki ışık oranına kıyasla iç mekanlarda ışık oranı daha azdır.
Bu bitkiler gelişme dönemlerinde iyi ışık alan yerlerde, dinlenme döneminde
az ışık olan yerlerde bulundurulabilir.
Yapay
Işık
|
a- Sulama Bitki yetiştirilmesinde en önemli etmen sulamadır. Bitki sulamasında kısaca şunlara dikkat edilmelidir.
|
d) SAKSI TOPRAKLARI İç mekan bitkilerinin yetiştirilmesi, büyüyüp gelişebilmeleri için toprakları çok iyi seçilmelidir. Bu topraklar bitkilerin gelişimine destek olacak, besin hava ve su gibi geçirimini sağlayabilecek nitelikte olmalıdır.
|
b
- Su Püskürtme
İç mekan bitkilerinin pek çoğu tropik ve subtropik kaynaklı oldukları için sadece topraktaki nem miktarı yeterli olmayıp, havadaki nem miktarı da önem taşımaktadır. Yaz aylarında nem oranı az olduğu veya kış aylarında radyatörle ısıtma sağlanan ortamlardaki bitkilere sık sık su püskürtmelidir. Kullanılan su oda sıcaklığında olmalıdır. Kullanılan suyun ve sulama yapılan suyun yağmur suyu olması bitkiler için oldukça faydalıdır. Püskürtmenin mümkün olmadığı ortamlarda bitki yapraklarının ıslak bir sünger ile silinerek nemlendirilmesinde fayda vardır. |
|
4- HAVALANDIRMA Bitkiler için havalandırma mutlaka gerekli değildir. Kapalı alanlarda hava değişimi olmadan uzun süre gelişim gösterebilirler. Bulundukları ortamın havası yapay yollarla kirletilirse bitkiler zarar görebilir. Bu yüzden havalandırma yapılmalıdır. Havalandırma yaparken soğuk havanın dalgalar halinde bitki üzerine gelmemesi gerekir. |
1-GENERATiF (EŞEYLİ) ÜRETİM | 2- VEGETATİF (EŞEYSİZ) ÜRETİM |
A-
Tohum ile Üretim
Bu üretim şeklinde esas dişi ve erkek eşey hücrelerinin birleşmesi sonucu tohum oluşması ve bununla yeni bir bireyin ortaya çıkması için bu üretim tekniğinde üretim aracı "tohum"dur. İç mekan bitkilerinin yetiştirilmesinde en çok kullanılan yöntem, tohum ile üretimdir. Çiçek açan süs bitkilerinin tümü tohum ile üretilmektedir. Bu üretim için üstün nitelikli tohumlar kullanılmalıdır. Üstün nitelikli tohumların başlıca özellikleri; çimlendiği zaman ait olduğu tür ve çeşidi vermeli, başka ürün ve yabancı ot tohumlarıyla karışık olmamalıdır. Çimlenmeyi Etkileyen Çevre Koşulları a- Su; Çimlenmenin ilk basamağı suyun tohum tarafından emilmesidir. Tohum ve tohum kabuğunun özelliği suyun emilebilmesi için önemlidir. Tohumlarda çimlenme sıcaklık ve nem yönünden yoğun olan üst yüzeyde oluşur. Sulama sık yapılmalı ama fazla olamamalıdır. Sabah saatlerinde sulama yapılmalıdır. Aşırı sulama Zaralıdır ve havalanmayı sağlamadığı için çürümelere yol açar. b- Sıcaklık; Sıcaklık, çimlendikten sonra fidelerin büyümesine etki yapar. Çimlenme için gerekli sıcaklıktan daha az bir sıcaklık fidelerin büyümesi için yeterlidir. c- Oksijen; Oksijen azlığının çimlenme üzerinde etkisi önemlidir. Oksijen az olursa çimlenme durmasa bile gecikir. Aşırı sulanmalarda drenajın yetersiz bulunduğu ortamlarda oksijen azlığı meydana gelir. - Işık; Fidelerin sağlıklı büyümesi için ışık oldukça önemli bir etmendir. Işığın az olduğu durumlarda ince, uzun, zayıf fideler oluşur. Işığın yeteri kadar sağlanması durumunda kısa, güçlü ve bodur sağlıklı fideler yetiştirilir. Fazla sıcaklık fidelerin ölmesine sebep olur. B- Spor ile Üretim Eğrelti olarak bilinen çiçeksiz bitkiler spor ile üretilir. Spor tek hücreden oluşmuştur ve nemli ortamlarda yaşar. Çoğunlukla çizgi veya noktalar halinde yaprakların alt yüzeyinde üretilir. Bazen de yaprak kenarları boyunca oluşurlar. Sporlar olgunlaşınca kese çatlar ve sporlar dağılır. Uygun ortam bulunca çimlenerek büyür ve yeni bir bitki meydana gelir. |
Bitkilerin kök ve sürgün oluşturabilen veya başka bir bitkiyle kaynaşıp gelişebilen beden parçaları, kol, soğan ve yumrular gibi özelleşmiş organlarla yapılan üretmeye "eşeysiz üreme" denir. Bunlar genç sürgünler, kökler, kollar ve yapraklardır. A- Çelik ile Üretim Bir bitkinin gövde, yaprak veya kökler gibi organlarının ana bitkiden kesilerek uygun koşullar altında köklendirilmesine çelikle üretim adı verilir. Gövde ve yaprak çeliklerinde kök oluşumunu sağlayıcı önlemler alınır. Bu yöntem, ucuz, basit ve oldukça çabuk olması yönünden tercih edilir. B- Aşı ile Üretim Aşı iki bitki parçasını birleştirip tek bir bitkiymiş gibi büyümesini ve gelişmesini sağlamaktır. Üzerine aşı yapılan ve koku oluşturan kısma "anaç" adı verilir. Bitkinin gövde ve dallarını oluşturan kısmına "kalem" adı verilir. Anaç üzerine takılacak parça niteliğine göre aşılar "göz" ve "kalem" aşıları olmak üzere iki gruba ayrılır. C- Daldırma ile Üretim Ana bitkiye bağlı bir şekilde gövdenin yada sürgünün köklendirilmeye alınmasına daldırma ile üretim adı verilir. Köklenen gövde kendi kökleri üzerinde büyüyen yeni bir bitki elde etmek amacıyla ana bitkiden ayrılır. Kullanılacak bitkilerin dallarının kıvrılabilecek ve esnek nitelikte olması gereklidir. İyi nem, iyi havalanma ve uygun sıcaklıkla yapılan üretimde, üretilen bitkiden çelikle üretimden daha hızlı bir üretim sağlanabilmektedir. D- Ayırma ve Bölme ile Üretim Yumrular, yumru kökler, soğanlar ve yalancı soğanlar gibi gövde ve kök yapısına sahip bitkiler ayırma ve bölme yöntemiyle üretim yapılmaktadır. Soğanlar ve soğanımsı gövdeler gibi doğal olarak ayrılabilen kısımlardan yararlanılarak yapılan çoğaltma işlemine "ayırma" adı verilir. Bitkilerin gövde ve kök yumrularının kesilerek parçalara ayrılmasıyla yapılan çoğaltmaya "bölme" adı verilir |